İÇERİDEN KIYIDAN
KONUŞMALAR

“Aslında insan kalbini sarmamalı, hükmü bir gün süren gazete kâğıtlarına. Dönen rotatife kaptırmamalı insan ince sözü, kırılgan cümleyi. Ama ben yaptım; içimin en kuytusundan geçenleri bazen, gazetelere yazdım. Belki de sırf bu yüzden hiçbir zaman gerçekten köşe yazarı olamayacaktım. Hep ‘başka bir şey’ olarak kalacaktım.

Ama bu yazılar yüzündendir, hiç hesapta yokken, bir gazete, bir sabah, birilerinin kalbine değdi. Yazanın içerisinden uçuşup gelen, atlayıp, konup bir gazete sayfasına, sizin de içinize sızdı. Bunlar işte, o yazılar. Bunlar, İçeriden yazılanlar…

Buzdolabı kapaklarına, işyeri masalarının kenarına asılan, insanlardan insanlara postalanan, hatta ‘Kıyıdan’ köşesinden çıkıp insanlar arasında dolaşırken kimi zaman sahibini kaybeden. Bazen sizi tam da beklenmedik bir yerde yakalayıp yaşatan, hatta bazen size işi astırmayı bile becerebilen… Kimi kez tutup kolunuzdan çocukluk fotoğraflarınıza götüren, orada bırakıveren. Bazen kararlar aldıran, hatta bazılarına ülkeler aşırtan. Bunlar, o yazılar.”

Kitap
Hakkında

Toplumsal yaşam bizi düzenli, işlevi belli ve kontrol altına alınmış şeylerle sarmalayarak, uyumlu ve başarılı bir birey olmaya zorlasa da, asıl öykümüz ‘yersiz şeyler’in gizli tarihinde yatar. O kopmuş anahtarlığın bir zamanlar hangi kapıları açtığı, dibi kalmış o kremlerin çantamızda nerelere yolculuk ettiği, o bir dal sigaranın hangi geceden arttığı… İçine konduğumuz kaplardan sızan kendi hallerimizdir o ‘yersiz eşyalar’ın geçmişleri. Dönüp baktığımızda en çok ve en özleyerek hatırlayacaklarımız…

İçeriden Kıyıdan Konuşmalar, Ece Temelkuran, yayınlandıkları yıllardan bugüne hep o gizli tarihimize dokunmayı sürdüren yazılarının derlemesi. Gazete yazılarının edebiyatla buluştuğu o ince çizgide…

Görüşler

Temelkuran aslında bence güzel ve özenli bir iş çıkarmış. Yazılarını yeniden gözden geçirmiş, başlarına bugünkü bakış açısıyla yeni sesler, sözler eklemiş; dünkü kendisine bugünkü kendisi gözünden bakarken bazen kendisine yabancılaşmış, bazen kendini daha iyi anlamış. Bu nedenle elinizdeki kitap sıradan bir derleme değil.

Okur Yorumu

Ece Temelkuran’ın dilinde, anlatımında bir özellik bir güzellik var. Çok severek başladım kitabı okumaya. Altını çize çize, yazarın verdiği mesajları içime sindire sindire… Özellikle sadece eski yazılarının toplandığı bir kitap olarak değil de yazarın üzerine çalıştığını görmek, hemen her yazıdan önce notlarla okuyucuyla diyalog kurduğunu görmek çok hoşuma gitti. Bana göre kitabın tek olumsuz yanı çok uzun olması . Ama bu kitabı beğenmeme engel değil elbette. Öneririm…

Okur Yorumu

En sevdiğim ece kitabı.. çocukluk arkadaşım sayesinde ve bu kitapla tanımıştım eceyi.. bizim kutsal kitabımız olmuştu yıllar sonra bi gün eceye bunu anlatabilmiştim bu kitabımı kutsal okura diye imzalamıştı o da demiştim içimden boşuna iç sesim olarak kabullenmemişim seni.. keşke hep yazsan da hep okusak

Okur Yorumu

Ece Temelkuran’ın gazete köşesinde yazdığı yazıları tekrar gözden geçirip yayınladığı bir kitap. sıcak ve samimi bir edebi dili var. sıkılmadan hayata dair anlattığı şeyleri, tespitlerini severek okuyorsunuz.

Okur Yorumu

Gerçekten herkesin kitaplığında bulunması gereken bir kitap. insan olmanın,kadın olmanın,anne olmanın, çocuk olmanın, erkek olmanın, büyümenin şekillenmemiş binbirtürlü halinden geçiyorsunuz. tam bir başucu kitabı.hangi ruh halinde olursanız olun, hesapsız bir sayfa açıp okuyabileceğiniz bir kitap.herkese, özellikle kadınlara şiddetle tavsiye ederim.

Okur Yorumu

Hayatımda okuduğum en önemli, ruhuma en derin hitap eden, ‘işte benim kitabım’ diyebildiğim kitabım…

Okur Yorumu

Her kadının okuması gereken bir kitap. iç burkan, yürek sızlatan bir kitap. ece temelkuran’ı yakından tanımanıza ve çok sevmenize neden olabilecek bir kitap. Kendisini takip ediyor, seviyorsanız ve bu kitabı hala okumadıysanız mutlaka okumanızı tavsiye ederim.

Okur Yorumu